Son maçlar oynandı ve 2020-2021 sezonunu Beşiktaş şampiyon olarak tamamladı.
Beşiktaş’ın 16’ncı şampiyonluğu kutlu olsun.
Futbolseverler, finali en heyecanlı sezonlardan birini yaşamış oldu.
Bu heyecanı yaşatan tüm takımlara teşekkürler.
İki hafta önce şampiyonluğuna kesin gözle bakılan Beşiktaş’ın arka arkaya aldığı kötü sonuçlar, hem Galatasaray’ın, hem de Fenerbahçe’nin devreye girmesini sağlamıştı. Sondan bir önceki hafta Karagümrük karşısında hata yapan ve 3 puan kaybeden Beşiktaş, son hafta hata yapmadı, Göztepe’yi yendi ve averajla mutlu sona ulaştı.
İki hafta önce şampiyonluk şansı hiç kalmadığı düşünülen Galatasaray, rakiplerinin ikramlarıyla bir anda şampiyonluğun en önemli adaylarından biri olmuştu, son iki maçta da galip geldi, ama ikili averajda eşit olduğu Beşiktaş’a, genel averajda geçildi ve ikincilikle yetinmek zorunda kaldı.
Son iki haftanın görünen iki kritik ismi, Sergen Yalçın ve Fatih Terim oldu. Her iki teknik direktör, takımlarının şampiyonluğu için kafa yordular ve avantajlı olan avantajını iyi kullanarak mutlu sona ulaştı. Sergen Yalçın, teknik direktörlüğüne şampiyonluğu ekleyerek kariyerine önemli bir başarıyı ekledi ve Beşiktaş taraftarının gönlündeki yerini sağlamlaştırdı. Sergen Yalçın’ı 3-1 yenme başarısı gösteren Fatih Terim ise, çeşitli eleştirilere maruz kalmasına rağmen, Galatasaray camiasındaki imparatorluğunu ve gelecekte bu camianın farklı kademelerinde görev alabileceğini göstermiş oldu.
Son iki haftanın iki kritik ismi daha var aslında.
Birincisi, Sivas Teknik Direktörü Rıza Çalımbay.
Sivas’ın Fenerbahçe’yi üstelik İstanbul’da yenmesi, Beşiktaş’a şampiyonluk yolunda büyük avantaj sağladı. Fenerbahçe, Sivas’ı yenebilseydi, son haftaki galibiyetinden dolayı puan farkıyla şampiyon olacaktı.
İkincisi kritik isim ise Malatyaspor’un file bekçisi Ertaç Özbir.
Malatyaspor kalecisinin şansı ve becerisine, Galatasaray forvetlerinin şanssızlığı ve beceriksizliği eklenince, şampiyonluk mücadelesindeki iki takımın averaj farkı 2’de kaldı. Yoksa maçın geneline ve yakalanılan pozisyonlara bakıldığında, Galatasaray’ın Beşiktaş’ı geçmesi içten bile değildi.
Beşiktaş’ın şampiyonluğuna bu iki ismin büyük katkısı yadsınamaz bir gerçek.
Beşiktaşlı Rıza liderliğindeki Sivas, Fenerbahçe’yi yenmeseydi, üçüncü bir kritik isim, bugün tartışılıyor olacaktı ki, bu kişi uzatmalarda yediği iki gol yüzünden, Fenerbahçe’nin galibiyetinde rol alan Kayserispor kalecisi Doğan Alemdar.
Son dakikalarda gelen iki golle alınan 3 puanın Fenerbahçe’yi şampiyon yaptığını düşünsenize.
Ne büyük tartışmalar yaşanacağını yazmaya gerek yok sanırım.
İşte futbolun güzelliği bu aslında.
Her türlü sürprize açık olması.
Saha içinde çalışmadan, mücadele etmeden, güzel ve akıllı oynamadan başarılı olmak mümkün değil.
Sergen Yalçın’ın, futbolundan da hatırlanacağı üzere, kabiliyeti ile zekasını birlikte kullanmayı iyi bilmesi, Beşiktaş’ın ipi göğüslemesini sağladı. Dolayısıyla, şampiyonluğun en önemli mimarı, kim ne derse desin, bu yılın spor adamı olan Sergen Yalçın’dır.
Beşiktaş yönetiminin Malatya’yı töhmet altında bırakan açıklamalarına gerek var mıydı bilinmez, ancak benzer açıklamaları Galatasaray yöneticilerinin Göztepe takımı için yapmaması çok isabetli olmuştur. Rakipleri töhmet altında bırakmak, başarısızlığı ört bas etme çabalarıdır ve camialar arasında gereksiz tartışmalara sebep olmaktan başka bir şey ifade etmez.
Galatasaray’ın averajla şampiyonluğu kaçırmasına sebep olan aslında rakipleri veya rakiplerinin rakipleri değil elbet.
Galatasaray’ın VAR, hakem, federasyon ve tahkim kurulu hata ve cezalarına sıklıkla maruz kalmasına rağmen şampiyonluğu kaçırmasının esas sebepleri bambaşka.
Kaçırılan ve verilmeyen penaltılar, averaj gereken maçlardaki lakayt oyunlar, Beşiktaş’ın aldığı farklı galibiyetlere benzer farklı galibiyetler alamama, yine Beşiktaş’a bir gol daha atıp ikili averajı lehine çevirememe ve özellikle de beklenmeyen puan kayıpları, Galatasaray’ın 23’üncü şampiyonluğu kaçırmasının ana etkenleri olarak sıralanabilir.
Sonuçta kazananı, kaybedeni ile güzel bir sezon bitmiş oldu.
Ezcümle, futbolun keyif, heyecan ve güzelliğini yaşatan tüm bileşenlere tekrar teşekkürler.
Yazımızı, Milli Takımıza Avrupa şampiyonasında başarı dileklerimizle bitirelim.
